Prof. Dr. Kemal BUHARALIOĞLU, bu derste kolinerjik aşırımın basamaklarından biri olan sinaptik aralığa salıverilen asetilkolinin etkileştiği muskarinik ve nikotinik reseptörler ile birbirinden oldukça farklı dinlen-sindir veya iskelet kasılması gibi etkileri nasıl ortaya çıkardığını açıklıyor. Bu derste değinilen noktalar ve genel ilkeler şunlardır:
1. Asetilkolin kalpte tempocu (pacemaker) hücrelerinin ateşleme hızını azaltır. Asetilkolinin sinoatriyal düğümde impuls oluşumunu yavaşlatıcı etkisine kalp atış hızının azalması anlamında negatif kronotropik etki de denilir. Bu, parasempatik sinir sisteminin asetilkolinin aracılık ettiği “dinlen” etkileriyle uyumludur.
2. Asetilkolin tükürük bezi hücrelerinden bol ve sulu salya salgılamasına neden olur. Bu etki, parasempatik sinir sisteminin asetilkolinin aracılık ettiği “sindir” etkileriyle uyumludur.
3. Nöromüsküler kavşakta somatik sinirlerden salıverilen asetilkolin iskelet kasında kasılmaya neden olur. İstemli hareketler bu şekilde ortaya çıkar.
4. Bir ekstraselüler (hücre dışı) sinyal molekülü olan asetilkolin, birbirinden oldukça farklı bu etkileri nasıl ortaya çıkarabilir?
5. Birincisi asetilkolin bu farklı etkilerini farklı reseptörleri aracılığıyla gösterir. Asetilkolinin kalpteki negatif kronotrop ve tükürük bezindeki salgı artırıcı etkilerini muskarinik reseptörleri üzerinden gösterir. Asetilkolinin nöromüsküler kavşaktaki etkisine ise nikotinik reseptörler aracılık eder.
6. İkinci olarak asetilkolin farklı reseptör alt tiplerine sahiptir. Örneğin kalbin tempocu hücrelerinde asetilkolin negatif kronotropik ekilerini muskarinik M2 reseptör alt tipi üzerinden gösterirken tükürük bezi hücrelerinde salgı artırıcı etkilerini M3 reseptörleri üzerinden gösterir.
7. Üçüncü ve son olarak, alt tipleri de dahil muskarinik ve nikotinik asetilkolin reseptörleri farklı sinyal iletim mekanizmalarına sahiptir. Örneğin muskarinik reseptörler G-proteinine kenetlenmiş reseptörlerdir. Buna karşın, nikotinik reseptörler iyon kanalına kenetli reseptörlerdir. Dolayısıyla bu reseptörler farklı hücre içi sinyallere neden olurlar.
8. Sonuç olarak asetilkolinin farklı tip reseptörleriyle etkileşmesine bağlı olarak oluşturduğu farklı sinyaller hedef hücrelerde birbirinden farklı etkilerin ortaya çıkmasını sağlar.