Bu derste Prof. Dr. Kemal BUHARALIOĞLU otonom sinir sisteminin parasempatik bölümünün sindir işlevlerini açıklıyor. Önceki derslerde olduğu gibi, parasempatik aktivasyonla görülen fizyolojik değişimlerin genel amacı olan dinlen ve sindir işlevleri ile bağlantısı kurulduğunda; parasempatik aktivasyonun organlar üzerine etkilerinin daha kolay hatırlanabileceğini ve aralarındaki mantıksal bağ kurulabileceğini belirtiyor.
1. Parasempatik sinir sisteminin “sindir” işlevinin kolay hatırlanabilmesi için gastrointestinal hipermotilite, ürinasyon, lakrimasyon, salivasyon, emezis ve defekasyon sözcüklerinin baş harflerinden oluşan GÜLSED akronimi kullanılabilir. Dolayısıyla, asetilkolin ile ortaya çıkan “sindir tipi etkiler” her türlü salgının (ör., gözyaşı, tükürük ve mide-bağırsak salgıları), peristaltizmin artışı ve sfinkterlerin gevşemesi ile birlikte rektum ve idrar kesesi içeriklerinin boşaltılması olarak sıralanabilir. Sindirime kanın iskelet kasından iç organlara dağılımı da destek olur.
2. Parasempatik sistem tükürük bezini bezi güçlü bir şekilde uyararak bol miktarda sulu salgıya neden olur. Sevimelin gibi muskarinik agonistler, tükürük bezlerini uyarma yetenekleri nedeniyle, özellikle Sjögren sendromunda, ağız kuruluğu tedavisi için oral yoldan uygulanır.
3.Parasempatik “sindir” uyarıları, peristaltizmi hızlandırırak ve sfinkterleri gevşeterek gastrointestinal sistemin aktivitesini genel olarak arttırır. Peristaltik etki ile birlikte mide-bağırsak bezlerinden salgılanma eş zamanlı olarak artar. Bu nedenle, muskarinik agonistlerin başlıca yan etkileri arasında diyare yer alır.
4. Muskarinik agonistler ile gastrointestinal düz kas kasılması gerçekleştiği için bu ilaçlar gastroparezi, idrar retansiyonu ve azalmış bağırsak hareketliliği (ileus) tedavisinde kullanılır. Parasempatik uyarılar ürinasyon ile sonuçlanan detrusor kasının kasılmasına ve sfinkterlerin gevşemesine neden olur. Bu nedenle, idrar kesesi atonisi olan hastalarda idrar kesesini stimüle etmek (uyarmak) için betanekol gibi muskarinik agonistler (mekanik tıkanıklığı olmayanlarda), aşırı aktif mesane tedavisinde ise tolterodin gibi antimuskarinikler kullanılmaktadır.
5. Asetilkolinin emezise katkısı düşüktür. Antiemetik olarak daha çok serotonin (5-HT3 reseptör antagonisti ondansetron), dopamin (D2 antagonisti domperideon) ve histamin (H1 reseptör blokörü hidroksizin) reseptörlerinin alt tiplerini inhibe eden ilaçlar kullanılır.
Not: Otonom sinir sisteminin iyi bir şekilde öğrenilmesi lisans müfredatı boyunca sadece farmakoloji dersi için değil fizyopataloji, farmakoterapi, klinik eczacılık ve toksikoloji gibi diğer birçok dersin daha iyi anlaşılmasına katkıda bulunacaktır.
Sevgili öğrenciler; fizyoloji kavramlarının eczacılık pratiğine nasıl uygulanabileceğini anlamaya başladığınızda, bu bilgilerin hastalık süreçlerine, hastaya ait genel klinik bilgilerin yorumlanmasına ve farmakoterapi kararlarına nasıl katkıda bulunduğunu ilerleyen derslerinizde daha iyi anlayacaksınız.